ABD’DE İKİNCİ TRUMP DÖNEMİ BAŞLIYOR
Bakan Fidan, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump ve yönetiminin, Suriye’deki PKK/YPG sorunu konusundaki tutumuna ilişkin soruya şu yanıtı verdi:
“Sayın Trump, bu elimizdeki sorunu Sayın (Eski ABD Başkanı Barack) Obama döneminden devralmıştı. Sayın Trump’ın çok büyük birkaç özelliği var. Bunlardan birisi net olması ve sadece ve sadece Amerika’nın çıkarlarını esas alması. Bu denkleme, probleme baktığı zaman şunu gördü: DEAŞ tutuklularına bir çözüm bulunduğu takdirde Amerikalıların burada kalmasına hiçbir lüzum yok. Niye oradalar, Amerika’ya bunun getirisi ne, bunu bir türlü anlayamadı. Dolayısıyla birkaç defa sisteme talimat verdi.”
ABD sisteminin, sadece ülkenin çıkarını değil, aynı zamanda başka ülkelerin çıkarlarını da gözeten insanlarla dolu olduğuna dikkati çeken Fidan, “Burada Amerika’nın çıkarları açısından bakıldığı zaman, bir matematik hesabı yapıldığı zaman, Türkiye mi önemli, PKK gibi bir terör örgütü mü önemli, Sayın Trump buradaki matematiği hemen görüyor.” dedi.
Fidan, ABD sisteminin içinde ülkeyi Suriye’de tutarak ve bölgede istikrarsızlığı temin eden bir terör örgütüne destek olarak başka bir amaca hizmet edilebileceğini hesaba katan insanların bulunduğunu söyleyerek, bu kişilerin geçmiş dönemde Trump kadar net düşünmediğini dile getirdi.
Bakan Fidan, “Yeni dönemde Trump’ın daha kararlı, daha güçlü, Amerikan çıkarlarını ve sadece Amerikan çıkarlarını öne alan bir iradeyle bu soruna daha farklı yaklaşacağına inanıyorum.” ifadesini kullandı.
“ÜLKEDEKİ VATANDAŞLARIN AZINLIK TANIMLAMASINDAN ÇIKARTILARAK EŞİT OLDUĞU BİR VİZYON”
Suriye’deki azınlıklarla ilgili de Fidan, Şera ve heyetiyle yaptığı görüşmelere değinerek, şunları kaydetti:
“Kendileri geçmiş dönemde Baas rejiminin ülkedeki gruplar üzerindeki kurduğu baskı, bu grupları birbirine karşı kullanarak sistemi devam ettirmedeki zulümden büyük dersler çıkarmış durumda. Her şeyden önce bir defa bu eski uygulamalara son verilmesi, eskilerin hatalarının tekrar edilmemesi için büyük bir hassasiyet içerisinde olduklarını gördüm. Ayrıca ülkedeki vatandaşların bir azınlık tanımlamasından çıkartılarak herkesin eşit olduğu, ait olduğu etnisiteden veya mezhepten dolayı avantajlılığın veya dezavantajlılığın olmadığı bir sistemin inşası konusunda bir vizyonun olduğunu gördüm.”
Fidan, bunun hem Türkiye’deki hem Avrupa’daki dünyanın gelişmiş demokrasilerinde ortaya konan anayasal vatandaşlığa uygun bir yöntem olduğuna işaret ederek, bütün vatandaşların etnisitelerinden, kimliklerinden, mezheplerinden bağımsız olarak yargı önünde fırsat eşitliği ve her açıdan eşit olmasının şüphesiz çok ileri bir düşünce olduğunu ve bunun hayata geçeceğini söyledi.
“SURİYE’NİN GELECEĞİNİ GÖRÜŞTÜK”
Şera, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.