Cumhurbaşkanı Erdoğan: İnsanlık sınavını yüz akıyla verdik « Türkiye'nin Sesi Gazetesi Resmi ve Tek İnternet Sitemiz Ankara Genel Müdürlüğü İletişim Numaramız 0312 922 05 73 0312 922 12 40

28 Aralık 2024 - 11:13

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İnsanlık sınavını yüz akıyla verdik

Son Güncelleme :

27 Aralık 2024 - 15:48

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İnsanlık sınavını yüz akıyla verdik

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Balıkesir 8. Olağan İl Kongresi’ne katıldı.

Konuşmasına, salı günü Karesi ilçesindeki mühimmat üretim tesisinde meydana gelen patlamada vefat edenlere Allah’tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına sabır dileyerek başlayan Erdoğan, patlamanın yaşandığı gün Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın hızla bölgeye geldiğini belirtti.

Erdoğan, şöyle devam etti:

Olayla ilgili adli ve idari soruşturmalar hemen başlatıldı. Çarşamba günü Adalet, Aile ve Sanayi bakanlarımız şehrimize geldiler. Yaralılarımızı ziyaret ettiler, ailelerimizin acılarını paylaştılar. Dün de kabine üyelerimizden bazıları, milletvekillerimiz, genel başkan yardımcılarımız buradaydı. Biz de kongremizden sonra inşallah bazı kardeşlerimizi ziyaret edeceğiz, kendilerine geçmiş olsun ve taziye dileklerimizi sunacağız.

Bugün iki aileyi ziyaret ettiklerini ve onlarla da dertleştiklerini belirten Erdoğan, “Acımız büyük. Yakınlarını kaybeden ailelerimizin yürek yangınını söndürecek sabır ve tevekkül dışında hiçbir kelime yok. Acıları tarifsiz olsa da ailelerimiz son derece metanetli davranıyorlar. Allah onlardan razı olsun diyorum.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İnsanlık sınavını yüz akıyla verdik

“85 milyon olarak hepimiz müteessir olduk”

Erdoğan, “Patlamanın sebeplerini ortaya çıkarmaya yönelik soruşturma çok yönlü ve çok titiz bir şekilde yürütülüyor. Farklı alanlarda uzmanlardan oluşan bilirkişi heyetimiz de incelemelerini yapıyorlar. İlk etapta 10 kişi gözaltına alınmıştır. Tüm bu süreçler sonunda hatası, kusuru veya ihmali olan varsa onlarla ilgili gereken mutlaka yapılacaktır. Bundan yakınını kaybeden hiçbir ailemiz, hiçbir Balıkesirli kardeşim şüphe duymasın.” ifadelerini kullandı.

Samimi bir üzüntüsünü de paylaşmak istediğini dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

Patlamada can kayıplarının olması sebebiyle sadece Balıkesir sarsılmadı, 85 milyon olarak hepimiz müteessir olduk. Bunlar bizim ortak acılarımız ama bakıyorsunuz henüz cenazeler bile kalkmadan, daha olayın nasıl olduğu dahi bilinmeden ana muhalefet partisinin genel başkanı çıkıyor ve kürsüden son derece talihsiz açıklamalar yapıyor. Devletin tüm kurumlarıyla seferler olduğu bir olayı farklı yerlere çekmenin adı siyaset değil, acıları istismar etmektir. Bu hukuki olarak doğru da değildir, ahlaki ve vicdani hiç değildir. Muhalefet, annelerini patlamada kaybetmiş masum sabilerin acılarını kirli siyasetlerine alet etmeden önce çıksın Beşiktaş Gayrettepe’de ruhsatı sorunlu eğlence merkezinde yanarak can veren 29 işçinin hesabını versin. Bir de bizi vicdan yoksunu bu siyasetlerine çekmeye çalışmasınlar. Şunun bilinmesini isterim, acıları yarıştırmak, acıları ayrıştırmak bizim siyasetimiz değildir. Adı ne olursa olsun bugüne kadar böyle gayri ahlaki bir yola tevessül etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz.

 

Balıkesir’de iki gün önce okul servisi ile tırın çarpıştığı kazaya değinen Erdoğan, “Trafik kazasında yaralanan evlatlarımıza da Allah’tan acil şifalar diliyorum, taburcu olan öğrencilerimize ise ‘geçmiş olsun’ temennilerimi iletiyorum. Rabb’im, ülkemizi, milletimizi ve Balıkesir’imizi görünür, görünmez her türlü kazadan, beladan, afetten muhafaza eylesin.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden AK Parti Balıkesir İl Gençlik Kolları Başkanı Hüseyin Murat Uysal’ın iki gün sonra vefatının birinci yıl dönümü olduğunu anımsatarak, merhumu rahmetle yad etti.

Partisinin 8. Olağan İl Kongresi’nin şehirle birlikte Türkiye, millet ve demokrasi için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, kuruluşundan bugüne kadar AK Parti Balıkesir teşkilatlarında vazife yapanlara şükranlarını sundu, vefat edenlere de Allah’tan rahmet niyaz etti.

Erdoğan, bugün nöbeti devreden arkadaşlarına partisi adına teşekkür ederek, Balıkesir’de hizmet bayrağını devralan kardeşlerine de yüce Mevla’dan muvaffakiyetler temennisinde bulundu.

“Sayısız ağır sınavlarla yüzleştik”

Cumhuriyetin 102. yılını kucaklamaya hazırlandıkları yeni bir yıla gireceklerini hatırlatan Erdoğan, “Cumhuriyetimizin 102 yıllık tarihinin son 22 yılında milletimize hizmet etme şerefi hamdolsun AK Parti’ye, karşımdaki bu kadroya nasip oldu. Bu dönemde ülkemize kazandırdığımız eserler, milletimize yaptığımız hizmetler, tarihe bıraktığımız izler, önceki 80 yılla mukayese edilemeyecek kadar büyüktür. Tek parti faşizminin ardından gelen çok partili siyasi hayatımıza damga vuran darbe, siyasi istikrarsızlık, sosyal gerilim, ekonomik kriz felaketleri, özellikle hafızalarımızda tüm canlılığıyla durmaktadır. Rahmetli Adnan Menderes ve Turgut Özal’ın başlattığı kalkınma ve demokratikleşme hamlelerinin karanlık mahfillerde yazılan senaryolarla nasıl akamete uğratıldığını hepimiz çok iyi biliyoruz. AK Parti hükümetleri döneminde biz de benzer çelmelere, benzer oyunlara, benzer tehditlere maruz kaldık. Gezi olaylarından 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimine, 15 Temmuz ihanetinden kanlı terör eylemlerine, ekonomimizi çökertmeyi amaçlayan manipülasyonlara varıncaya kadar sayısız ağır sınamalarla yüzleştik.” ifadelerini kullandı.

“Nice husumet odağının hevesini kursağında bıraktık”

Erdoğan, önceki dönemlerden farklı olarak milletten aldıkları güçlü destekle tüm bu sinsi operasyonları birer birer bozmayı başardıkları vurgulayarak, “Bürokratik oligarşiden bölücü terör örgütüne, FETÖ’cü alçaklardan emperyalistlerin içimize yerleştirdiği uzaktan kumandalı aygıtlarına kadar nice husumet odağının hevesini kursağında bıraktık. Bu süreçte elbette biz de yara aldık, ciddi zorluklarla karşılaştık. Rabb’imizin verdiği nimetlere nasıl hamdediyorsak, maruz kaldığımız çetin imtihanlara da sabrettik. Allah’ın bize bahşettiği kader çizgisi karşısında hiçbir tuzağın, ihanetin, saldırının, kumpasın netice vermediğini hep beraber yaşayarak gördük, görüyoruz.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İnsanlık sınavını yüz akıyla verdik

“Milletimiz sandıkta ırkçı, faşist nefrete geçit vermedi”

Bugün kimine şükredecekleri, kimine ise sabredecekleri imtihanlardan geçtiklerini belirten Erdoğan, Suriye’de 13 yıldır süren insani kriz ve 61 yıllık Baas zulmünün Suriye halkının geçtiğimiz haftalarda başlatıp kısa sürede zafere ulaştırdığı bir devrimle sona erdiğini anlatarak şunları kaydetti; Biliyorsunuz, Suriye’deki insani kriz süresince ülkemizde misafir ettiğimiz 3,6 milyon ile sınırlarımız ötesinde güvenliklerini sağladığımız ilave 4 milyon kardeşimiz vardı. Bu yüzden pek çok vicdansız, insafsız, ahlaksız saldırıya uğradık. Her türlü kışkırtmayı, provokasyonu denediler. 14-28 Mayıs seçimlerinde bu mazlumları hedef göstererek, güya seçim kazanmaya çalışan Hitler özentisi muhterisler bile çıktı. Türkiye’yi kaosa ve kardeş kavgasına sürüklemeyi amaçlayan bu hayasız akımların tamamına milletimiz göğüs gerdi. Milletimiz de sandıkta ırkçı, faşist nefrete geçit vermedi.

 

“Bir köşeye atıldı ve unutuldu”

Mülteci ve insanlık düşmanı bu zavallı zihniyetin siyasi belasını ise ‘baba-oğul gibiyiz’ diyerek, kefil olduğu en yakınındaki isimler verdi. ‘Baba-oğul gibiyiz’ diyenler şimdi ne oldu, Ankara’daki ofisinde ne kapısını çalan var ne halini, hatırını soran var ne de ülke gündemine dair fikirlerini merak eden var. Bir köşeye atıldı ve unutuldu. Sosyal medya üzerinden sürekli bize sataşarak, bize hakaret ederek, laf yetiştirerek, kendilerini hatırlatmaya çalışıyorlar ama ne yapsalar boş, ne yapsalar beyhude, tarihin tozlu raflarında silinip gidilmekten kurtulamayacaklar. Bay Kemal hiç kusura bakmasın, dostları tarafından atıldığı o kuyudan kendisini biz bile kurtaramayız. Sırtına yediği paslı hançeri biz bile çıkaramayız.

 

Her biri zorluklarla geçen 13 yıl boyunca mazlumlara kol kanat gerdiklerini, dik durduklarını ve insanlık sınavını yüz akıyla verdiklerini belirten Erdoğan, “Suriye halkının yönetimi ele almasıyla birlikte bu kardeşlerimizden isteyenlerin vatanlarına geri dönüş yolu açıldı. Ama bakıyorsunuz, dün evimizi ve ekmeğimizi paylaştığımız Suriyeli muhacirlerin varlığını olumsuz propaganda aracı olarak kullananlar bugün onların ülkelerine dönecek olmalarından rahatsızlar. Çünkü ellerindeki istismar malzemesi gidecek. Ülkenin ve milletin geleceği için söyleyecek tek bir sözleri, ortaya koyacak tek bir projeleri olmayanlar bu malzemeyi kaybedince varlık sebeplerinin ortadan kalkacağını biliyorlar. Bu siyasetçi esnafı tarihlerinin hiçbir döneminde memleketin, milletin, devletlerinin safında yer almamış daha doğrusu bunu hiç istememiştir. Bugün de bölgedeki gelişmeleri Türkiye merkezli olarak ne yazık ki okuyamıyorlar.” dedi.

 

“Ellerinden gelse zalim Esed’e mersiye yakacaklar”

13 yıllık iç savaşın ardından Suriye’de Baas rejiminin devrildiğini belirten Erdoğan, “Yasını sadece Türkiye’deki ana muhalefet partisi tutuyor. Ellerinden gelse grup kürsüsünden zalim Esed’e mersiye yakacaklar.” değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

Ülke ve milletin hayrına sonuçları olabilecek hiçbir gelişmeye, Türkiye ile ilgili kurulmuş olumlu tek bir cümleye bile tahammülleri yok. Türkiye’nin bölgesindeki sorunların çözümünde anahtar ülke olduğunu zaten tüm dünya biliyor. Ama bu gerçeği Amerika’nın seçilmiş başkanı söyleyince CHP genel başkanını ve yönetimini adeta afakanlar basıyor. Sorsan bağımsızlıkçılar, hürriyetperverler, peki düne kadar Amerika’dan Avrupa’sına kapı kapı dolaşan Türkiye’de uzman yokmuş gibi Amerika’dan ekonomist ithal eden, Avrupa’dan aferin alanlar diyerek savunma sanayimize saldıran siz ve ittifak ortaklarınız değil miydi? Türk siyasetini böyle aciz bir muhalefet yapısına mahkum edenler tarih ve millet önünde mutlaka hesap vereceklerdir. Biz bunların hepsini de bir kenara bırakıp kendi işimize bakıyoruz.

“Kadrolarımızı sürekli yeniliyor ve genişletiyoruz”

AK Parti olarak bize düşen, demokrasilerde muhalefetin vazifesi olan; murakabe etme, alternatif üretme, toplumun hissiyatını kavrama görevini de hakkıyla yerine getirmektir. Murakabemizi kabinede, mecliste ve mahalli idarelerde yerine getirecek mekanizmaları işletmeye özen gösteriyoruz. Bu amaçla kadrolarımızı sürekli yeniliyor ve genişletiyoruz. İlk kongrelerimizin ardından yapacağımız büyük kongremize bu bakımdan büyük önem veriyoruz. Kongremizi Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun bir parçası olan partimizdeki değişim sürecinin önemli bir dönüm noktası haline getirmek istiyoruz. Alternatif üretme konusunda, vizyonda, programda, projede, eser ve hizmette kendi kendimizle yarışıyoruz. Öyle ki siyasette çıtayı yükselterek rekabet şartlarını zorlaştırdık. Yaptığımız ve yapacağımız her işin gayesi ülkemize daha çok eser kazandırmak, milletimize daha çok hizmet getirmek, büyüyen ve güçlenen Türkiye’yi dünyada en üst seviyeye çıkarmaktır. 

 

“Saflarımızı mutlaka sıkılaştırmalıyız”

Türkiye Yüzyılı hayalimizi samimiyetle paylaşan herkesin bu çatı altında toplanmasına mücadelemize omuz vermesine elbette hayır demeyiz. 85 milyonun fertleri arasında iç cephemizi sağlamlaştırırken siyasette kutuplaşma ve ayrışmanın artması zaten doğru da değildir. Egoları cüsselerinden büyük kibir abidelerinin ülkenin kazanımlarını heba etmesinin önüne geçmek için saflarımızı aynen burada olduğu gibi mutlaka sıklaştırmalıyız. İnşallah 2025’ten itibaren terör meselesi başta olmak üzere milli birlik ve beraberliğimizi tehdit eden akut sorunlardan kurtularak, güney sınırlarımızın ötesinde güvenliği ve istikrarı sağlayıp oralardan kaynaklanan tehditleri de ortadan kaldırarak, kuzeyimizdeki savaşın sona ermesine katkıda bulunarak, ekonomik programımızı başarıya ulaştırarak, savunma sanayii, yüksek teknoloji, yapay zeka, dışa bağımlılığımızı bitirecek enerji kaynakları gibi alanlarda atılımlar yaparak her alanda ülkemizi Türkiye Türkiye Yüzyılı hedeflerimize yaklaştırarak değerlendirmekte kararlıyız.

 

Biz böylesine ulvi bir heyecanla işimizi yaparken, memlekete yaptıkları herhangi bir hayırlı hizmetleri olmayan muhalefet ise milletimizi umutsuzluk bataklığına sürüklemenin peşinde koşuyor. Muhalefetin ve aynı ajandaya sahip medya mecralarının milletimize sürekli karamsarlık pompalamalarının gerisindeki niyeti gayet iyi biliyoruz. Milletimizin bizden istediğinin de bu olduğuna inanıyoruz. 

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.